Siyasilerin gündemi farklı ama Mersin’in gündemi kuraklık ve deprem.

Trafik sorununu çözeriz…

Konut sıkıntısını çözeriz…

Ama kuraklık ve depremi tedbir almadan, sadece konuşarak çözemeyiz.

Su bittikten, bina yıkıldıktan sonra ne olacak!

Gerekirse sitelerde yer alan havuzları bu sene açmayalım.

Gerekirse bol su ile insanların kendi bahçelerini sulamasını yasaklayalım.

Araçlarımız varsın biraz kirli kalsın.

Bunlar gibi bazı sıkı tedbirleri şimdiden ortaya koymalıyız.

Çünkü bizi sadece Pamukluk Barajını devreye almak kurtarmayacak.

***

Gelelim Mersin’i işgal eden çadırlara.

Bu çadırlara ne zaman dur diyeceksiniz?

Valilik tarafından yayınlanan 15 günlük yasaklar bunları kapsamıyor mu?

İnsanların korkularını anlıyorum.

Ama her yere kurulan çadırlar kontrolden çıktı.

Mangal yapanı bile var.

Tüpünü getirmiş, çayını ve her türlü yemeğini pişireni bile var.

Bunu da deprem korkusu ile açıklayamayız.

Kent adeta bir karmaşa içinde.

Toplumsal bir sorun olmaya doğru gidiyor.

Toplanma alanları, acil durumlar içindir. Onların kötü durumunu ayrıca konuşuruz.

Ama şuan her alanda çadır var.

Bu daha ne kadar sürecek?

***

Deprem bizi teğet geçti…

Yıkmadı ama epey salladı.

Binaların öyle bakılmayla, bir iki çekiç darbesi ile kontrolü kimseyi ikna etmiyor.

Acilen röntgeni çekilmeli.

Uygun olanlarda güçlendirmenin kolaylaştırılması, teşvik edilmesi lazım.

Belediyelerin ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünün daha hızlı davranması lazım.

Sıra bize gelene kadar ömür biter!

Gelseler de dediğim gibi yapılan kontrolün kimseye yararı yok.

***

Herkesin artık Mersin’e odaklanması lazım.

Deprem bölgesi için Devletimiz her imkanı ile var ve orada.

Bu bakımdan Belediye Başkanlarının, Kurumların, Valiliğimizin Mersin’e tüm yönleri ile eğilmesi lazım.

Mersin dışından yeterince görüntü verdiniz.

Bu kentin acil sorunları, öncelikleri değişmiştir.

Kaybedecek hiç vaktimiz yok.

Serkan TULTAK

06.03.2023 serkantultak@gmail.com