Mersin’in en önemli sorunu yıllardır trafik olarak öne çıkar.
Ancak bu sorunun her zaman öne çıkmasındaki en önemli faktör ise yıllardır bu kentin öncelikleri hiçbir zaman doğru yapılamadı, belirlenemedi.

Eski-yeni, parti veya isim fark etmiyor…
Bütün başkanlar aynı hatayı yaptı; yapmaya da devam ediyor.
Kentin öncelik sıralaması hep yanlış belirleniyor.

Bir kentin sorunları olduğu gibi, bunun doğru belirlenmesi en az o sorun kadar önemlidir.
Ulaşımla ilgili sorunları doğru belirleyip, buna odaklanıp uygun projelerle çözmek yerine, üç tane battı çıktı ile sorunu çözmüş olmuyorsunuz.
Keza her şeyin nasılda birbirine girdiğini, nasıl da buralarda sorunların katladığını görüyoruz.

Otopark sorununa parkometre çözüm olmayacak…
Kentin canlanmasına katkı sunmayacak.
“Hele bir başlayalım, sonrasına bakarız” mantığı her zaman çözüm olamamıştır.
“Bir tane otopark yapalım, 500 araç alsın, sorun çözülsün” demekte sorunu çözmüyor.
Çünkü kimse aracını bırakıp 1-2 km. öteye gitmez; gideceği yere yakın bir çözüm bulmaya çalışır.

Caddelerimiz dar; yoğun araç trafiği var; bir cadde kapansa kent felç oluyor.
O halde metro projesi ve inşaatı da bu sorunları çözmeyecek demektir.
Çünkü bu kentin kurtuluşu metroda değil, daha pratik, hızlı ve kalıcı çözümlerde.
İşte yine yanlış belirledik önceliği!

O kadar sorun varken 1 tantuni 2 ayran ile logo krizi yaratmakta öncelik sırasında değildi.
Birde dayatma ile her yerde kullanılıyor.
Nerede halk oylaması? Nerede meclis iradesi? Nerede katılımcı, çoğulcu demokrasi?
Hiçbiri yok!

Kenti yağmur vurur… Ciddi aksamalar olur… Yollar sudan kapanır…
Ama biz bunu çözmek yerine, “zamanında müdahale ettik… İyi bir testten geçtik” demeyi daha uygun görürüz.

“2020 yılı, sorunların çözüleceği bir yıl olacak” temennisi elbette güzeldir, iyi dilekler içerir.
Ama biz hala öncelikleri doğru belirlemişken bu nasıl olacak?

Serkan TULTAK
06.01.2020 serkantultak@gmail.com